Technology vs. Humanity | Gerd Leonhard (Kitap)
Futurist ve konuşmacı Gerd Leonhard tarafından kaleme alınan, Teknolojiye Karşı İnsanlık teknolojinin insan yaşamını gelecekte hangi yönde değiştireceğini tartışıyor ve hemen şu noktaya da vurgu yapıyor, insanlarla robotlar arasındaki ilişkinin etik boyutunu tartışmanın tam da sırası çünkü gelecek aslında neredeyse bugüne dönmek üzere. Bu noktada yazar, yer yer pozitif kalsa da, kitaptaki genel bakış açısı pek iyimser değil. Genel olarak insan ile makineler arasında bir çatışma ve uyumsuzluğa doğru sürüklenmenin eşiğinde olduğumuzu çeşitli örneklerle anlatıyor. Teknoloji bağımlılığının giderek yaygınlaşması (dijital obezite olarak tanımlanmış), ekran başında geçirdiğimiz zamanın giderek uzaması, çoğu zaman başka biri ile sohbet etmektense telefonumuzu ya da tabletimizi kullanmayı tercih etmemiz, pek çok kişinin kullanamadıklarında sosyal medyanın eksikliğini duyması kitapta yer alan örnekler arasında. Bütün bunların yanında konunun etik boyutu da var ve bu boyut maalesef gereken ilgiyi görmüyor ve fazla tartışılmıyor.
Kitabın öne çıkardığı nokta, eğer teknolojide insani yön ihmal edilirse, bir başka deyişle, teknolojinin aslında insanlık için olduğu unutulursa, hem teknolojinin insan yaşamıyla bütünleşmesinin mümkün olmaması hem de, etik açıdan birçok sorunun ortaya çıkacak olmasıdır. Yazar, teknolojiyi sırf mümkün ve yapılabilir olduğu için yapmamayı savunuyor. Savunduğu bir başka nokta da, gelecekte teknoloji ve bilim araştırmalarında elde edilen gelişmelerin ticarileştirilmesi noktasında eğer süreçlerin merkezine insan mutluluğu ve esenliği konulmalıdır, çünkü teknoloji arama yönteminin bizzat kendisidir, aranılan şey değildir.
Teknoloji, doğrusal olarak değil üstel olarak ilerliyor. İnsanların teknolojiyi benimsemesi, her gün kullanır hale gelmesi ise üstel değil doğrusal olarak ilerliyor, teknolojinin niteliğine göre hep aynı hızla da ilerlemiyor üstelik. Bu durum, işşizliğin katlanarak artması, işgücünün vasıfsızlaşması veya mevcut teknolojinin kullanıldığı işyerlerinde, üretim tesislerinde değerlendirilebilecek yeterli donanıma sahip olmaması, teknolojinin yarattığı bir değişime henüz alışılmadan veya toplumun her kesimine yayılmadan yeni bir teknolojinin hakim olması gibi farklı sorunları insanlığın gündemine taşıyor. Bu, büyük bir ikilemi beraberinde getiriyor. Bir taraftan belli bir kesimin hayat kalitesini arttıran ve hatta katlayan teknoloji diğer taraftan toplumun diğer kesimleri için tehdit haline gelebiliyor. Özetle denilebilir ki, insan makine ilişkisinde içinde bulunulan ekonomik sistemin yansıması hissediliyor.
Bir paradigma kaymasını da beraberinde getiren evrimsel nitelikteki mega-dönüşümler önce yavaş yavaş ortaya çıkar ve ardından da birdenbire etkisini gösterir (sayfa 53). Bu nedenle bazı değişimler insanların ayak uydurmaya fırsat bulamayacakları kadar kısa sürelerde gelir ve geçerken, bu durum bir yıkım etkisi yaratabiliyor. Bazı değişimler ise daha yavaşça gelişiyor, takibi ve yaygınlaşması daha kolay oluyor. Kitapta incelenen mega-dönüşümler şöyle sıralanmış:
1- Dijitalleşme
2- Mobilleşme ve Medyalaştırma
3- Ekranlaşma ve Arayüz Devrimleri
4- Aracısızlaşma
5- Dönüşüm
6- Akıllanma
7- Otomasyon
8- Sanallaştırma
9- Sezinleme
10- Robotlaşma
Teknoloji üstel olarak büyüdüğünden yaşanan teknolojik ilerlemeler birleşerek bütünleşik hale geliyor, pek çok yeni teknoloji artık zaman içinde kendini iyileştirerek gelişebilir hale geliyor. Bilim kurgu filmlerinde rastlanan pek çok sahne artık gerçek olurken, distopya turu kitaplarda anlatılanların gerçekleşme olasılığı da maalesef giderek artıyor. Teknolojide insani yönü ihmal etmemek için teknolojinin insan hayatını iyileştirmeye, mutluluğu ve esenliği arttırmaya yarayan sadece bir araç olduğu ve asla amaç haline gelmemesi gerektiğini unutmamak çok önemli.
Otomasyon, insanların daha uzun sürede ve daha az mıktarla daha az verimlilikle yaptıkları işleri daha ucuza hale getiriyor, daha kısa zamanda sonuç almayı mümkün kılıyor. Ancak, otomasyon arttıkça insanlığa has duygular, düşünme, değerlendirme, karar alma gibi olgular da giderek azalıyor. Peki, belli bir noktada makinelerle insanlığın ilişkisinin sınırları belirsizleşirse, ne olacak? Örneğin telefonu açanın bir yapay zeka mı yoksa aradığınız kişi mi olduğunu anlayamaz hale gelirseniz, ya da bunun da bir adım ötesinde, bu sorunun cevabını bilseniz de bunu umursamaz durumda olursanız, ne olacak? Bu basit örnekte aslında sonuçlar pek kötü olmayabilir, ancak daha karmaşık konular için kararı verenin insan mı makine mi olduğu sorgulandığında, sorumlu taraf belirlenemez hale gelebilir.
İnsanların hayatlarındaki en önemli mesele olarak mutluluk halen yerini koruyor, ayrıca mutluluk teknoloji ile üretilemeyen, çoğaltılamayan nadir unsurlardan biri. Mutlulukta şans ve tesadüfilik de pay sahibi. Peki, ya teknoloji hayata dair olan gizemi ve bir şeylerin ‘kendiliğinden’ veya ‘hoş tesadüflerle’ gelişmesini ortadan kaldırmaya başlarsa?
İnsanlık 2.0 - Tekilliğe Doğru Biyolojisini Aşan İnsan kitabı ile tanınan fütürist düşünür yazar Ray Kurtzweil gibi Transhümanistler, insanların makinelerden destek alarak daha da gelişeceklerini savünsalar da, Gerd Leonhard bu durumu etik açıdan değerlendiriyor, Transhümanizmi korkunç olarak nitelendirerek insanlığın insanı yönünü kaybetmeden önce hangi yöne doğru gittiğini hatırlaması gerektiğinin altını çiziyor. Teknolojinin etiği yok, etiği ve belli ilkeleri koruyacak olan insanlığın kendisi, çünkü insanlık özünü koruyabilmek için etiğe muhtaç.
Yazar, yakın zamanda Küresel Dijital Etik Konseyi benzeri bir kurumun mutlaka kurulmasını öneriyor. Gelecekte bir Dijital Etik Manifestosu’nun parçası olabilecek beş temel insan hakkını da aşağıdaki gibi sıralıyor:
- Doğal (biyolojik) kalma hakkı
- Temel insanlık tanımı gerektirdiğinde verimsiz olma hakkı
- Bağlantıyı kesme hakkı
- Anonim olma hakkı
- Makinelerin yerine insanları ise alma ya da dahil etme hakkı
Kitabın son sayfalarında da 2030’a kadar yaşanabilecek birtakım teknolojik gelişmeler değerlendiriliyor.

Teknolojiye Karşı İnsanlık - İnsan İle Makinenin Yaklaşan Çatışması
Gerd Leonhard
2018
224 sayfa
goodreads

# gelecek ve trendler
2023 kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2022 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2021 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
2020 temmuz
nisan
2019 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
şubat
ocak
2018 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2017 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2016 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2015 aralık
kasım
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
ocak
2014 aralık
kasım
eylül
2013 aralık
kasım