The School For Gods | Stefano D'Anna (Kitap)

Tanrılar Okulu, New York’ta finans sektöründe çalışıp tipik bir (beyaz yakalı) yönetici hayatı yaşarken aslında hayatının tepetaklak olduğunu hisseden baş karakterin bir gün kendisine bambaşka kapılar açan Dreamer ile karşılaşması ve kendi kişisel dev rimini başlatmasını konu alıyor. Oldukça güçlü ve baskın karakteri ile ön plana çıkan Dreamer’ın yönlendirmesi ile başka bir ‘ben’in mümkün olduğunu görüyoruz.

Dreamer:

Benim dünyamda ‘ben’ bir küfürdür. ‘Ben’ içinde taşıdığın ayrılıktır; ‘ben’ senin yalanlar ordundur. Kendi ‘küçük benlerinden’ birini her söyleyişinde yalan söylüyorsun. Ancak kim olduğunu biliyorsun ‘ben’ diyebilirsin yaşamının efendisiysen ve bir iraden varsa. Bundan böyle sakın ‘ben’ deme, yoksa buraya bir daha asla dönemezsin! Kendini gizle. Kim olduğunu bil! Kalabalık içinde bir ‘ben’ olmak; gerçek dışı, kaçışı olmayan, kendi kendine yarattığın sahte inançlar ve yalanlar sisteminin tuzağına düşmek demektir. (sayfa 18-19)

Dünya, senin onu düşlediğin gibidir, o bir aynadır. Dışarıda kendi dünyanı bulursun, yarattığın, düşlediğin dünyayı. Dışarıda kendini bul! Git ve kim olduğunu gör… Diğerlerinin, senin içinde taşıdığın yalanın, uzlasmanın, cehaletinin yansıyan görüntüleri olduğunu keşfedeceksin… Değiş… ki dünya değişsin. Hastalıklı bir dünya yaratıyorsun, sonra da kendi yarattığın eserinden dehşete düşüyorsun. (sayfa 19)

Bağımlı olmak, istem dışı bile olsa her zaman kişisel bir seçimdir. Hiç kimse veya hiçbir şey seni bağımlı olmaya zorlayamaz, bunu kendin için ancak sen yaparsın. (sayfa 21)

Bağımlılık, ‘Oluş’un bir hastalığıdır!… Kişinin tamamlanamamışlığının bir sonucudur. Bağımlı olmak, kişinin kendisine inanmayı bırakması ve düşlemekten vazgeçmesi demektir. Bağımlılık, özgürlükten yoksunluğu ve yaşamdan vazgeçişi gizlemek için insanların taktıkları maskedir. (sayfa 22)

Bir gün artık çalışması gerekmeyen, sadece düşlemeyi bilen bir toplum olacak, düşleyecek kadar zengin ve düşlediği için ebediyen zengin kalacak bir insanlık. (sayfa 23)

Yoksulluk, kişinin kendi sınırlarını görememesi demektir. Yoksul olmak, kişinin hoşlanmadığı ve yapmayı seçmediği bir iş karşılığında kendi yaratıcılık hakkından vazgeçmesidir. (sayfa 24)

Kişi, başına gelen durumlara karşı tavrını değiştirdiğinde, başına gelecek olayların doğası da zamanla değişecektir. (sayfa 28)

Kendini gözlemlemek, kendini düzeltmektir. (sayfa 37)

Ölümün yenilmez olduğu inancı insanlar için zararlıdır. Ne kadar uzun yaşayacağımız, içinde bulunduğumuz zihinsel durum ve yaşama isteğimizle belirlenir. (sayfa 73)

Düşünce yaratıcıdır. Düşünce yaratır. (sayfa 81)

Kendi evriminin önündeki tek engel sensin! Kaynağını senden almayan hiçbir zorluk ya da sınırlama yoktur. (sayfa 143)

Dünya böyledir, çünkü sen böylesin. (sayfa 145)